Daha Neyimi Alacaksın Ey Zaman?
Başımdaki saçları, saçlarımın siyahlığını, gözlerimin ferini, dizlerimin dermanını verdim sana. Daha neyimi istiyorsun ey zaman. Bari beni ayakta tutan iskeletimi bırak bana. İsteme benden. Eş, dost, akraba; çoluk, çocuk hiç bir şey kalmamış. Bostanlar kurumuş, bahçeler tarumar, duvarlar dökülmüş, döşemeler çürümüş. Hep gidenlerim oldu. Şimdi ne gelenim var ne gidenim.
Ve başlasın sazlar, rast makamında bir şarkı çalınsın.
"Unut beni kalbimdeki hicrânla yalnız kalayım
Kimsesiz bir yavru gibi kucağında ağlayayım"
desin, o buğulu sesler...